Lilium TR
Lilium TR
Lilium TR
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Lilium TR

Saflığın Zambağı
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Nicedale

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Maestril

Maestril


Mesaj Sayısı : 3
Yaş : 34
Kayıt tarihi : 22/05/09

Nicedale Empty
MesajKonu: Nicedale   Nicedale Icon_minitimeSalı Mayıs 26, 2009 8:18 pm

''Farkında olmadan uyanırsın, uyandığının farkında olmadığın gibi, yataktan çıktığını da ayrımsayamazsın. Bir anda camdan aşağı atlayabilirsin veya mutfaktan aldığın bir bıçağı, yatakta yatan misafirlerine saplayabilirsin. Başka bir ülkede, herhangi bir evde olsaydı bu uyurgezerlik olabilirdi. Fakat burada, Nicedale' de, buna uyurgezerlik demek sadece aptallık olur. Ya aptallık, ya da dünyadan bir haber olmak.

Tam 3 yıl önce, 5 yaşında bir erkek çocuğu, küçük Ferry, yapmaması gereken en büyük şeyi yaptı. Abisiyle birlikte, ormanda bir gezinti yaptılar ve bir ağaç kovuğunda gizlenmiş bir defter buldular. Üzeri bir kumaşla kaplanmıştı, kumaş nemden küflenmiş ve delik delik olmuştu fakat altındaki defter, her nasılsa sağlam kalmıştı. Üzerinde 'Klah-otman' yazıyordu. Ferry ve abisi buldukları bu hazineyi evlerine götürdüler. Gece yatma vakti geldiğinde, herkes uykularının en güzel yerindeyken Ferry yataktan çıktı. Horlayan abisine aldırmadan, yatağın altından defteri aldı. Ve
okumaması gereken şeyler okudu.

Küçük bir aptallığın, bir ülkeye, hiç geçmeyecek - geçebilecek olsa bile küçük bir ihtimal - bir lanet yağdırması kader mi? Yoksa yapılan aptallık gibi bir aptallık mı ?

Bu soruların cevapları artık kimseyi ilgilendirmiyor. Nicedale'de yaşayan insanlar, uyumadan önce birbirlerini yatağa bağlıyorlar. Böylece, gece uyanıp kötü şeyler yapmayacaklar. Fakat her gece, istisnasız her gece, mutlaka birileri ölmekte. Gündüzleri cenaze planları yapılmakta, artık cenaze levazımatçıları tabut yapmaktan ve kurbanın geride kalan ailesini teselli edecek biçimde, hoş bir tören hazırlamaktan vazgeçtiler. Sadece toprağı kazıyorlar.

Nicedale'de günler böyle geçiyor, Gündüzleri cenazeler, akşamları ölümler. Bu laneti; bu eskiden şirin olan ülkenin üzerinden alacak kimse yok. Belki de var, belki de yok, her durumda da nasıl yapılacağı zaten bilinmiyor. Defterin nerede olduğu ise bir muamma. Ama varolduğu kesin. Defter yok olmuş olsaydı, lanet son safhaya gelir ve Nicedale yok olurdu.''
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Maestril

Maestril


Mesaj Sayısı : 3
Yaş : 34
Kayıt tarihi : 22/05/09

Nicedale Empty
MesajKonu: Geri: Nicedale   Nicedale Icon_minitimeÇarş. Mayıs 27, 2009 1:09 pm

''Bence burada dinlenmeliyiz.''

Maestril dinlenmek istemiyordu. İçindeki adrenalin henüz yok olmamıştı. Kaçmak, ona her zaman zevk vermişti. Fakat bir korkak gibi kaçmak değil, yaramaz bir çocuğun kaçışı gibi
Mae '' BU ağaç dibinde dinlenelim, ilk nöbet benim.’’dedi.
Daha henüz dinlenmeye başlamıştı ki, arkadaşının sesini duydu.

'' Mae, az önce ileride bir şehir var mıydı? ''

''O kadar yorgunsun ki artık hayal görüyorsun.'' diye cevap verdi Maestril. Fakat o da baktığında, sislerin arkasında kimi yapılar gördü.
Garip evler, garip bir şato. Şatonun etrafına dağılmış beyaz taşlar. Beyaz taşlar?A, evet mezar taşları.
'' Hadi bir hana gidip, iyi bir bira içelim.'' dedi.

Yaklaşık on beş dakika sonra isimsiz olan handan içeri girdiler. Kendilerini bir anda sigara dumanı, ter, pişmiş yemek kokularının oluşturduğu bir buhranda buldular.Cam kenarında bir masaya oturdular.Maestril karşısına bir sandalye çekti ve ayaklarını sandalyeye uzattı. Ardından 'Garson' diye bağırmaya başladı.
İçeriyi incelediğinde gördüğü ilk ve dikkat çekici şey, han tezgahının arkasında bulunan, daha önce hiç rastlamadığı bir hayvanın kafasıydı. Garson çocuklardan biri gelip biralarını masaya bırakırken ‘Mamut’ dedi gülerek. Mae eskiden mamutların yaşadığına dair efsaneler dinlemişti, şimdiki fillerin soylarının başlangıcı olduğuna dair bilgiler vardı fakat, bu mamut kafası da nereden gelmişti? ’Herhalde bir aile yadigarı.’dedi içinden ve bir kupa birayı içmeye başladı.
İnsanlara göz gezdirdi. Hiç kimse sohbet etmiyordu, hiç kimse gülümsemiyordu. Herkes bakışlarını önlerindeki bira kupalarına dikmiş, sessizce içkilerini içiyorlardı. Ortamda bir hareketlilik olmasına rağmen, bu bilindik hanlardaki heyecanlı bir hareketlilik değildi. Daha çok bir bekleyişe benziyordu.
İlerilerde bir kulenin çanları çalmaya başladı ve handaki herkes ayaklandı. Maestril konuşmaları dinledi.

‘Cenaze’ , ‘ Eski tepedeki çukura gömülecek.’ , ‘Gece kendini Shalifh gölüne atmış.’

Söylenen cümleler dikkatini çekti, demek ki bir ölüm vardı. Maestril arkadaşına dönerek ‘ Hadi biz de gidelim.’dedi. Masaya birkaç bozukluk attıktan sonra, iç boğucu handan dışarı çıktılar.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Nicedale
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Lilium TR :: FRP :: Forum RP-
Buraya geçin: